Anadolu Medeniyetleri Müzesi
Ankara Anadolu Medeniyetler Müzesi
Kendine özgü koleksiyonları ile dünyanın en seçkin müzeleri arasında gösterilen Anadolu Medeniyetler Müzesi’nin bugünkü haline gelmesi zaman içinde gerçekleşmiştir. Müzenin bulunduğu bina iki Osmanlı yapısında yer alır. Bu eski Osmanlı yapılardan ilki Kurşunlu Han diğeri ise Mahmut Paşa Bedesteni’dir. İki binanın restorasyon çalışmaları 1938 yılında başlamış ve binanın bir bölümünün restorasyonu tamamlanınca 1941 yılında ilk tarihi eserler yerleştirilmiştir. 1943 yılında ziyarete açılan müzenin tüm restorasyon işlemleri ise 1968 yılında tamamlanabilmiştir.
Kronolojik bir sırayla paleolitik çağdan günümüze kadar elde edilen eserlerin sergilendiği Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi, 1997yılında İsveç’in Lozan şehrinde, değerlendirmeye katılan 68 müze arasından birinci seçilerek “Yılın Müzesi” unvanını alarak büyük bir başarıya imza atmıştır. Yıllar içinde yapılan restorasyon, bakım, onarım ve tanzim çalışmalarının tamamlanmasıyla çağdaş müzecilik anlayışına göre tekrar yenilenen Anadolu Medeniyetler Müzesi, geniş bir protokol katılımıyla 13 Mayıs 2014 tarihinde ziyarete açılmıştır.
Anadolu Medeniyetleri Müzesi Fotoğrafları
Sponsorlu Bağlantılar
Anadolu Medeniyetler Müzesinde Yer Alan Uygarlıklar
Paleolitik çağdan Neolotik çağa, Kalkolitik çağdan Eski Tunç çağına, Hitilerden Friglere ve hatta Urartulara kadar pek çok Anadolu uygarlığını temsil eden birbirinden değerli eserlerin yer aldığı Anadolu Medeniyetler Müzesi, tarihin derin izlerini öğrenmek isteyen ziyaretçilerinin beklentilerini karşılıyor. Avcı-toplayıcı toplumlardan yerleşik toplum düzenine kadar geniş bir perspektifte eserlerin sergilendiği müze görülmeye değer müzeler arasında ilk sıralarda yer alıyor.
Anadolu kültür tarihindeki yerini özenle korumaya devam eden Ankara Anadolu Medeniyetler Müzesi’nde sergilenen en dikkat çekici olan eserlerin listesi ise şöyle sıralanıyor:
Tunç Tablet
1986 yılında yapılan Boğazköy kazılarında ele geçirilen bu belge Anadolu topraklarında bulunan tek tunç tablettir. Hitit çivi yazısı ile yazılmış belge MÖ 1235 yılında Hitit Kralı IV. Tuthaliye ile Tarhuntaşşa Kralı Kurunta arasında yapılan anlaşmanın metnidir.
İnandık Vazosu
MÖ 17. Yüzyıldan kalma bir eser olan İnandık Vazosu pişmiş toprak kullanılarak tasarlanmıştır. Hitit dini törenlerinin anlaşılması açısından önemli olan bu değerli vazonun üzerinde, aşağıdan yukarıya doğru dört kola ayrılmış olarak bir evlilik töreninin farklı sahneleri resmedilmiştir.
Acemhöyük Fildişi Kutu
MÖ 19. Yüzyıldan kalma eser, fildişinin bütünlüğü korunarak yapılmış, uzun boylu, dışa çekik ve yuvarlak ağızlı ayrıca köşeli bir gövdeye sahiptir. Çok kalabalık figürlerin yer aldığı Amehöyük kutu, Önasya fildişi sanatını yansıtması bakımından önemli eserlerden biridir.
Tunç Emziren Kadın Heykeli
MÖ 3. Binin sonunu temsil eden eser, döküm tekniği kullanılarak yapılmıştır. Sağ eliyle çocuğunu tutan ve sol göğsünü emziren kadın, diğer eliyle de çocuğun başını göğsüne bastırmaktadır. Ana tanrıçanın o çağdaki betimlemelerini simgeleyen şematik kadın heykelin yapısında değerli maden ve taşlar ile pişmiş toprak örneklerine rastlanmıştır. Bu tür heykelciklerin büyük bir çoğunluğunun mezar kalıntılarında bulunması da dikkat çeker.
Leopar Kabartmaları
MÖ 6. Binden kalma Leopar kabartmaları, müzenin en dikkat çekici eserlerinden biri olarak öne çıkar. Geçmişte Çatalhöyük’te yaşayan insanların yaşamında özel bir dinsel anlamı olduğuna inanılan leopar kabartmaları, o dönemdeki evlerin duvarlarını süsleyen tasarımlardan biri olduğu düşünülüyor. Bunun nedeni ise leopar başının üzerindeki sıva ve boya kalıntılarının Çatalhöyük evlerinin duvar yapılarıyla uyuşmasıdır.
Oturan Aslan Heykeli
MÖ 8. Yüzyılın ikinci yarısından kalma Oturan Aslan Heykeli, Altıntepe Tapınağı’ndan çıkarılan eserlerden biridir. 10 cm yüksekliğinde olan heykelciğin alt kısmında bulunan delik heykelin farklı eşyaları süslemek amacıyla kullanıldığını düşündürmektedir. Yüzünde korkutucu bir ifade olan aslan heykeli, başını sola çevirmiş ve hırlar bir vaziyette tasvir dilmiştir.
Sandal Biçiminde Törensel Kap
Kültepe kazılarında bulunan eser, MÖ 19.yüzyılın izlerini taşır. Eski Mezopotamya’da ticaret, ulaşım ve çeşitli törenlerde kullanılan Tanrı sandallarının Sümer medeniyetinde de öneli bir yeri olduğunu gösteren kap, bir festivalde gezdirilen heykellerin dini yolculuğunu simgelemektedir.
Resimler: E-Yaşam Rehberi Özel Koleksiyonu
Anadolu Medeniyetleri Müzesi Ziyareti İçin Ankara'ya Seyahat Bilgileri?
Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi'ni gezip görmek için Ankara seyahati düşünüyorsanız karayolu, demiryolu ve havayolu ulaşım bilgileri web sitemizde yer almaktadır. Ankara'ya yaşadığınız yerden otobüs yolculuğu ile ulaşmak isterseniz otobüs firmaları ve otobüs biletleri fiyatlarını Ankara Otobüs Firmaları sayfamızda bulabilirsiniz. Havayolu ile ulaşım planlıyorsanız Ankara Esenboğa Havalimanı sayfalarımızı inceleyebilirsiniz. Keyifli bir tren yolculuğu düşünürseniz İstanbul'dan, Konya'dan ve Eskişehir'den Yüksek Hızlı Trenler ile kolayca Ankara'ya ulaşabilirsiniz. Ankara seyahatinizde gezmek için araç kiralamak isterseniz Ankara Araç Kiralama sayfalarımızı inceleyebilirsiniz. Sizlere çok keyifli bir Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi ziyareti dileriz.