Mezopotamya'nın En Eski Toprakları Hasankeyf Ören Yeri
İnsan eliyle inşa edilmiş ve doğanın bütünleştiği muhteşem yapılar, kanyonlar ve tarihi alanlarla dolu Hasankeyf Ören Yeri Mezopotamya'nın en eski yerleşim yerlerinden birisidir. Yerleşim alanları, kanyonlar, vadiler, doğal güzellikler ve antik yapılar ile Hasankeyf Ören Yeri, Batman ilinde turizme kazandırılmış en önemli tarihi alanlar arasında bulunmaktadır.
Batman Hasankeyf Ören Yeri Tarihçesi
Binlerce yıllık bir tarihe sahip olan bu ören yeri, bugün Hasankeyf olarak adlandırılsa da aslında ismi Hısnkeyfa kelimesinden gelmektedir. Bu kelime günümüz Türkçesinde Kaya Hisarı olarak tercüme edilirken, çok eski zamanlarda farklı kavimler bu bölgede yerleşmiştir ve korunmaya müsait anlamına gelen yer olarak, bu bölgeyi yerleşim yeri anlamında kullanmayı seçmiştir.
Hasankeyf Ören Yeri özellikle kale yapısı ile birlikte tek parça taştan oyulmuş olduğu için Taş Kalesi anlamını da oluşturmaktadır. Tarihine bakıldığında aslında ne zaman inşa edildiği ve bu şehrin ne zaman kurulduğu tam olarak bilinmemekle birlikte Mezopotamya bölgesinin en eski yerleşim alanlarından biri olduğu bilinmektedir. Ulaşım ve yaşam açısından gayet ideal bir bölgede bulunması, jeopolitik bir öneme sahip olması ve bölgedeki mağaraların yaşam için uygun olması Hasankeyf bölgesinin çok eski tarihlerden bu yana kullanıldığını göstermektedir.
Savaşların ulaşamayacağı bir bölge olarak Hasankeyf, Diyarbakır ve Cizre şehirleri arasında hem karayolu hem su yolu güzergahı üzerinde bulunmaktadır. Üstelik bu noktadan ticaret yolları geçtiği için aslında birçok kültürün birleşme noktalarından birini de oluşturmuştur. Bugün kentte bilinen Hasankeyf Kalesi, Roma medeniyeti döneminde İran sınırında denetim sağlayabilmek için inşa edilmiştir. Yani bilindiği üzere M.S. 7. yüzyıl içerisinde Hasankeyf Bizans denetiminde bulunurken, Müslümanlar tarafından fetih edilene kadar bu hakimiyet sürmüştür.
Tarih içerisinde İran, Roma, Bizans ve ardından sırasıyla İslamiyet kültürünü yaşayan Hasankeyf Emeviler ve Abbasiler dönemi, sonrasında Hamdaniler, Mervaniler ve ardından Artukoğulları tarafından hükmedilmiş topraklardır. Özellikle Artuklular döneminde çok büyük bir medeniyet yaşayan Hasankeyf, bu dönemde Selçuklular için de birçok önemli katkı sağlamıştır. Ancak sonrasında Moğol istilası bölgeye büyük zararlar vermiştir.
Yavuz Sultan Selim ile birlikte Hasankeyf Osmanlı toprakları arasına girerken, bu dönem sonrasında kent yine hem ekonomik hem ticari açıdan çok büyük bir değere kavuşmuştur. Hatta bu dönemlerde yaklaşık 10 bin nüfusu bulunduğu düşünülen Hasankeyf’in her mevsim ideal yaşam koşulları oluşturan mağaralarıyla kabul edildiği bilinmektedir.
Günümüzde Hasankeyf Ören Yeri
Hasankeyf Ören Yeri tarih boyunca geçmiş olduğu bu aşamalardan sonra günümüze kadar ulaşmış kısımları ile birlikte bugün Türkiye'de Mezopotamya turizmi için çok önemli bir noktada bulunmaktadır. Özellikle Türkiye'de ölmeden önce görmeniz gereken yerlerden biri olarak kabul edilebilecek Hasankeyf Ören Yeri çok eski zamanlara dayanan tarihi ile çok dolu bir hissiyat ile misafirlerini ağırlamaktadır.
Hasankeyf, bugün sahip olduğu turistik değerini yakın tarih içerisinde kazanmıştır. Daha öncesinde de tarihi bir alan olarak arkeoloji çalışmalarının yoğun olarak gerçekleştirdiği bir bölge olmasına rağmen bilhassa Ilısu Barajı projesi ile daha bilinir bir hale gelmiştir. Proje sonrasında büyük bir kısmı sular altında kalacak olan Hasankeyf, sürekli bir şekilde yapılan çalışmalar ile kurtarılmaya ve onarılmaya çalışılmaktadır.
Sponsorlu Bağlantılar
Hasankeyf Ören Yeri Görülmesi Gereken Yerler
Hasankeyf Ören Yeri ziyaret edildiğinde, bölge içerisinde görebileceğiniz birçok önemli nokta yer almaktadır. Özellikle mağaralar, kale ve köprü gibi birçok farklı yapı bulunmak ile birlikte her biri ayrı bir değere ve hikayeye sahiptir.
Hasankeyf Kalesi
Hasankeyf Ören Yeri içerisinde en önemli ayrıntı elbette ki Hasankeyf Kalesi olarak bilinmektedir. Eyüp Sultan tarafından inşa ettirilmiş bu kalenin giriş kapısı üzerinde bir akrep ve yılan kabartması yer almaktadır. İnanışa göre bu kabartmalar kalenin akreplerden ve yılanlardan korunmasını sağlamaktadır. Hatta kalenin içerisine giren bir kişinin yılan ve akrep tarafından sokulması mümkün olmazmış. Yörede bu inanış günümüzde dahi devam etmektedir.
Hasankeyf Kalesi'nin iç bölümü yani İç kale, Dicle nehrinin kenarında yer almakla birlikte tek parça kaya üzerinde kurulmuştur. İki farklı noktadan girişi bulunan kale, 135 metre yükseklikte bulunmak ile birlikte yaklaşık 50 yıl öncesine kadar kullanılmıştır. İç kale bir diğer ismi ile birlikte yukarı şehir olarak da adlandırılırken, her tarafında yoğun bir yerleşim yer alması sayesinde de yaklaşık 2000 adet ev, dar sokaklar, kuyular ve sarnıçlar ile kale etrafında bir şehir oluşturmaktadır.
Kale ve aşağıya doğru inen yapılaşma ile birlikte büyük saray, halkın evleri, sivil konutlar, mezarlıklar, türbeler, Ulu Cami, mescitler, medreseler ve birçok sosyal yapı ile birlikte kuzeydoğu bölgesinde yer alan küçük saray aslan kabartmaları ile bu yapıyı tamamlamaktadır.
Büyük Selçuklu döneminde inşa edilmiş ve arkeolojik kazılar sonrasında ortaya çıkan Mardinike Camii ve Koç Camii gibi önemli yapılar Artuklu Devleti'nden kalma eserler oluşturmaktadır.
Zeynel Bey Külliyesi
2004-2005 kazılarında ortaya çıkan ve içerisinde bir türbe de bulunduran Zeynel Bey Külliyesi, kompleks bir yapı olarak inşa edilmiştir. Yapı içerisindeki 2 farklı medrese, 1 adet han, büyük sarayın bir kısmı, köşkler, kaleye ulaşan su sistemleri ve hamam gibi birçok farklı kısım bulunmaktadır.
Külliye içerisinde bulunan Zeynel Bey Türbesi ise 15. asırda Hasankeyf'te hakimiyet kurmuş olan Akkoyunlu medeniyeti tarafından inşa edilmiştir. Bu dönemde Otlukbeli Savaşı'nda ölen Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan'ın oğlu Zeynel Bey için türbe inşa edilmiştir.
Hasankeyf Mağaraları
Binlerce yıl boyunca hüküm sürülmüş topraklar olması ile birlikte Hasankeyf Ören Yeri içerisinde farklı dönemlerde kayalarda oyulmuş ve kullanılmış mağaralar yer almaktadır. Hatta bölgede günümüze kadar yapılan arkeolojik çalışmalar ile 4500 gibi bir sayıya ulaşan ve ören yerini çok daha meşhur bir hale getiren insan eliyle oyulmuş konut bulunmaktadır.
Hasankeyf Ören Yeri içerisinde bulunan bu mağaralar, İç Kale’den başlayarak şehrin etrafını sarmış ve tarihinde 10 bin kişinin dahi yaşayabileceği kadar büyük yapılar oluşturmaktadır. Hatta İç kale bölgesinde halk tarafından el ile oyularak inşa edilen bazı mağaralarda mutfak, oturma odası ve süslü duvarlar gibi birçok yapı yer alırken, 1970 yıllarına kadar bu mağaralarda yerleşim ve yaşam dahi devam etmiştir.
Tarihi Hasankeyf Köprüsü
Anadolu'nun Mezopotamya ile bağlanma yeri yani Dicle'nin Hasankeyf ile bağlantısı olan Hasankeyf Köprüsü, 40 metrelik kemer açıklığıyla çok büyük ve görkemli bir taş köprüdür. Köprünün Güney tarafındaki ayaklara bakıldığında 12 büyük kabartma ile burçlar simgelenmiştir. Önemli bir ticaret merkezi oluşturduğu için Hasankeyf Köprüsü Roma döneminde yapılmıştır.
Er-Rızk Camii
1409 yılında Eyyubi hükümdarı Sultan Süleyman tarafından inşa ettirilen bu cami, günümüze bir kısmı ile birlikte ulaşmıştır. Halen Kuzey cephesindeki minare ve taş kapı ayakta durmaktadır. Caminin minaresi çok özel bir mimari ile zirvesine ulaşan yol çift yol sayesinde inşa edilirken, bu iki farklı yoldan çıkan kişiler birbirini görmemektedir.
Sultan Süleyman Külliyesi
Hasankeyf Ören Yeri ile birlikte bahsedilen Sultan Süleyman, 15. asırda yaşamış Eyyubi Sultanı olması ile birlikte yine bu bölgede bulunan Sultan Süleyman Türbesi ile birlikte adına bir külliye inşa edilmiştir. Yapının günümüze ulaşan bölümü minaresi ve taç kapısı olmakla birlikte anıtsal bir özelliğe sahiptir.
İmam Abdullah Zaviyesi
Son olarak ören yeri içerisinde bulunan İmam Abdullah Zaviyesi, bölgede önemli bir kutsal yere sahip olarak günümüze ulaşmıştır. İmam Abdullah'ın Hz. Muhammed'in soyundan geldiğine inanılmak ile birlikte yöre halkı bu kişiye büyük bir saygı gösterirken, 12. yüzyılda Artuklular zamanında inşa edilmiştir. Zaviye sonrasında Eyyubiler tarafından yeniden inşa edilirken, Akkoyunlular tarafından da onarımdan geçirilmiştir.
Hasankeyf Ören Yerine Nasıl Ulaşılır?
Batman ilinin Hasankeyf ilçesi sınırları içerisinde bulunan Sertpınar Mahallesi, Kale Caddesi üzerinde bulunan Hasankeyf Ören Yeri ilçe merkezine yakın konumda bulunmaktadır. Hasankeyf ilçesi, Batman iline 37 km, Midyat ilçesine 44 km ve Mardin iline ise 110 kilometre uzaklıkta yer almaktadır. Ören yerine ulaşım şahsi araçlar veya il merkezinden kalkan servisler sayesinde gerçekleştirilebilir. Hasankeyf Ören Yeri için giriş ücreti alınmamak ile birlikte Pazartesi günleri kapalı olan ören yerinde yaz ve kış mevsiminde 08.00-17.00 saatleri arasında ziyaret sağlanabilir.
Batman'a şehir dışından ulaşmak için kara yolunu tercih etmek isterseniz Batman Otobüs Firmaları sayfamızı inceleyerek uygun fiyatlı otobüs bileti satın alabilirsiniz. Yine Batman'e tren yolunu kullanarak da ulaşabilirisiniz, bunun için Diyarbakır-Batman arası çalışan bölgesel tren ile Ankara-Batman arası sefer düzenleyen Güney Kurtalan Ekspresi'ni kullanabilirsiniz. Batman ulaşım açısından gelişmiş illerimizden biridir, dilerseniz havayolu ile de Batman Havalimanına ulaşabilirsiniz.